Video oyun senaristi olmak mümkün mü?

Video oyun senaristi olmak mümkün mü?

Ünlü oyun konsolu Playstation’ın özel oyunlarından bazıları oyunla ilgili değilseniz bile kulağınıza gelmiştir. Bu günlerde HBO için dizi olarak hazırlanan, 2013 yapımı ‘The Last of Us’  oyunu ve geçtiğimiz ay sinemalarda gösterime giren ‘Uncharted’ filmi aslında binlerce oyuncu için çok tanıdık yapımlar. 

Bu ünlü serilerin yanı sıra yakın zamanda oyuncularla buluşan, nispeten küçük bir firma olan ‘From Software’ imzalı ‘Elden Ring’ 12 milyon kopya satarak hiç beklenmeyen bir başarıya ulaştı.

2020 yılında 179.7 milyar dolara gelen global oyun sektörü 100 milyar dolarlık film endüstrisini arkasında bırakırken bir yandan da yeni meslek dallarını beraberinde getirdi, bazılarına da farklı boyutlar kazandırdı. Oyunlar için senaryo yazmak da bunların başında geliyor.

Peki bu sektörde bir senarist olarak yer bulmak ne kadar kolay?

Bir oyun için senaryo yazmak

Senaryo; televizyon, sinema ve tiyatro için başlangıç aşamasıdır. Senarist genellikle eserini bir yapımcı veya dijital platforma sunar alınması durumunda hazırlıkları yapılıp çekimlere başlanır. Fakat bu yapımların aksine oyunların üretim süreçleri senaryo, dolayısıyla senaristle başlamaz. 

Oyun yazarları, tasarımcılara teslim ettiği senaryolarının güzel görseller ve oyuncular için oluşturulmuş rahat oynanabilir bir arayüzle hayata geçirilip geçirilmediğini takip etmiyorlar. Bu yapımların oluşturulma sürecinde başından sonuna en çok söz sahibi olan kişiler proje yöneticileri. 

Çalışmalar bir konsept çerçevesinde geliştirilip bazı elementler oturduktan sonra, projenin çoğunlukla geç bir aşamasında senaristler işe dahil oluyor. Senaristlerin katılımıyla normal bir senaryonun çok daha karmaşık, kimi zaman bir labirenti hatırlatan akış şemalarının hazırlanma süreci detaylanmaya başlıyor. Bu şemalar oyun türleri arasında da büyük farklılık gösterebiliyor, dolayısıyla hikaye akışı bilindik bir senaryo formatıyla ilerlemiyor.

Video oyun akış şemaları


Bir video oyununun işleyişinin en iyi anlaşılabileceği örneklerden biri 2013 yapımı ‘The Stanley Parable’. Bu düşük bütçeli yapımda hikaye Stanley isimli bir ofis çalışanının etrafında geçiyor. Hiç bir belirgin özelliği olmayan, her gün aynı işi yapan kahramanımız iş arkadaşlarının hepsinin kaybolduğunu keşfedip ofiste dolaşmaya başlar fakat bu gezinme sırasında Stanley’e eşlik eden bir anlatıcı bulunur. Bu anlatıcı bir yol ayrımına gelindiğinde oyuncu henüz bir seçim yapmadan ‘Stanley soldaki kapıyı seçti’ der. Oyunu oynayan kişi bu ve diğer örneklerde farklı bir seçim yapmakta serbest bırakılır. 

Film ve dizilerde senarist ve yönetmenin kurguladığı düz bir yapı izlenir. İzleyici karşısındaki yapıma müdehale edemez sadece takip edebilir. Video oyunlarda, oyuncu kararlara müdehale edebilir ve hikaye buna göre değişebilir fakat Stanley Parable aslında oyuncunun müdehalelerinin de bu takip unsurunu daha cazip hale getirdiğinin önemli ve çok akıllıca bir örneği. Aşağıdaki akış şeması başından sonuna kadar alınabilecek kararları ve sonuçlarını içeren bir dizi yolu gösteriyor ve oyun kısaca aslında sizin aldığınız özgür kararların o kadar özgür olmadığını size ait yolculuğunuz içinde anlatıyor.

  

Video oyunlar için senaryo yazan yazarların en çok ilgisini çeken kısımlardan biri de bu aslında. Oyuncunun nerede kiminle etkileşime girdiğinde nasıl bir tecrübe yaşayacağını tasarlayabilmek, İzleyicisine ona ait bir serüven sunmak. 

Bu yolculuk için genellikle bir ana hikaye belirlenirken, bir yandan da bu hikayeyi destekleyecek yan görevler verilir. Hem oyun süresi arttırılır hem de ana hikayenin daha etkileyici olması sağlanır. Bazı oyunlardaysa karakterlerin geçmişleri, kırılganlıkları ve hikaye akışı içinde neler yapabilecekleri de oynanışı destekleyici elementler olarak senarist tarafından belirlenir. 

Western hikayesinin anlatıldığı büyük bir yapım olan ‘Red Dead Redemption 2’ oyununda hikaye, tasarımcıları tarafından bir dizi gibi farklı bölümlere bölünmüş ve görevler farklı başlıklarla sınıflandırılmış. Aynı zamanda oyuncunun kaç saatlik bir oyun süresinde bölümü bitireceği de akış şemasının bir parçası olarak görülebiliyor. 


Bu karmaşık yapılar için bir senaryodan daha fazlasına, aynı ünlü ‘Battlestar Gallactica’ dizisinde, Ron Moore tarafından hazırlanan bible gibi bir rehber kitapçığa ihtiyaç duyuluyor. Ancak bu hazırlık sayesinde, narrative designer (anlatı tasarımcısı) ve senarist hikayenin akışını oluşturabiliyor.

Senaristlerin bu sektörde yerleri var mı? 

Büyük prodüksiyonlu, farklı geçişleri olan hikâyeli yapımlar için özellikle diyalog yazımlarında senaristlere ihtiyaç duyuluyor fakat bu talep Türkiye’de yok denecek kadar sınırlı. Genellikle bu iş için tercih edilen kişiler yazılım ve tasarımla daha iç içe olan anlatı tasarımcıları oluyor.  Dolayısıyla bu yolu seçecek kişilerin oyun üretimi konusunda bilgilerinin olması bekleniyor.

Oyun sektörüne adım atmak isteyen senaristler tamamen farklı bir türle çalışmak zorundalar. Hikayeden çok oyuncunun ve oyun tasarımının önde olduğu bir tür. 

Ünlü video oyunlar Splinter Cell, Tom Clancy, Far Cry gibi yapımların yazarlığını yapan Richard Dansky verdiği röportajlardan birinde oyun yazarlığı ilgili şunları söylüyor; "İyi bir oyun yazarı, oyunun kendileriyle, hikayeleriyle ya da yazdıkları esprili diyaloglarıyla ilgili olmadığını anlar. Oyunu geliştiren ekibin kalanı yazarların vizyonlarını gerçekleştirmek ve oyuncular da onların ne kadar iyi yazdıklarına hayran olmak için orada değil. Birlikte çalışmak istediğim oyun yazarı, mümkün olan en iyi oyuncu deneyimini yaratmak için çalışmalı. Bu, oyun tasarımının etrafına örülen ve onu ön plana çıkaran bir hikaye hazırlamak anlamına geliyor.

Oyun yazımı, yazardan talep edilenler açısından kendini diğer tüm türlerden ayırır. Yazarın ya da kahramanın hikayesini değil, oyuncunun hikayesinin anlatıldığı tek türdür. Evet, ister kendi yarattıkları bir avatar olsun, ister Sam Fisher gibi yerleşik, ikonik bir karakter olsun, oyuncu kahramanın rolünü üstlenir, Bir oyundaki her şey, oyuncunun etkileşime girdiği ana kadar sadece bir olasılıktır. Bu olasılıklarla kendi hikayelerini yaratırlar."


Yazan: Melih Aslan


Kaynakça